Karapapak Türkleri Kimdir
Karapapak Türkleri Kimdir.
Genel kabule göre Karapapaklarsiyah kuzu derisinden papak/kalpak giydikleri için bu ad ile anılmışlardır Karakalpak‚ Karapapak veya Karabörklü isimleri aynı anlama gelmektedir. Karapapakların bir kısmına Terekeme de denilmektedir. Terekeme kelimesi yapı olarak Türkmen sözünün Arapça çoğul şekli olan Terâkime‛nin halk ağzıyla söyleniş biçimidir. Türkmen kelimesi ise Türkmenbaşı’nınyazdığı gibi Türk ve iman sözlerinin birleşmesinden meydana gelmiştirTürklerMüslüman olmaya başlayıncaMüslüman olan Türkleri Müslüman olmayanlardan ayırt etmek için Müslüman Türkanlamına gelen Türkman/Türkmen sözü kullanılmıştır. Terekeme sözünün terim anlamı ise genellikle göçebe hâlinde kara çadırlarda yaşayan ve hayvancılıkla uğraşan Borçalı/Kazak/Ahılkelek Karapapak köylülerine verilen addır.Bu ad Azerbaycan ve Kars’ta yerleşik Karapapaklar için kullanıldığı gibi başka Türk tayfaları içinde kullanılmaktadır. Ancak son yüzyıllarda Ermeni, Gürcü, Rus, İran ve Osmanlı siyasî ve askerî yazılı kaynaklarında Kafkasya ve Doğu Anadolu’daki Karapapaklar için tamamen Karapapakadı kullanılmıştır.
Karapapakların mensup olduğu Türk boyu Kıpçaklar, Kafkasya’nın Daryal ve Derbend geçitlerindenaşarak Kafkaslara inmişlerdir. Daryal’dan geçen Kıpçaklar, Kazak, Borçalı, Sıgrak ve Zagatalabölgelerine; Derbend’den geçenler ise Azerbaycan’ın orta bölgelerine yerleşmişlerdir. Azerbaycan’ın kazak şehrinin Karapapak köyü ile Gökçay’ın Karabörklü köyünün bu tayfalar tarafından kurulduğu kabul edilir. Karapapakların en kadim yurtlarından biri olan Gürcistan’daki Borçalıbölgesi ile Kıpçaktayfalarından Burç oğlu/Borçoğlutayfasının adındaki benzerlik de tesadüfî olmasa gerek ToganKıpçaklardan 16 kadar büyük uruğun bulunduğunu ve bunlardan birinin Kara Börklü adını taşıdığınıayrıca Borçoğlu veya Borocoğlu diye bahsi geçen Türklerin bu bölgeye adlarını verenBorçalılarolduğunu bildirir.Ermeni müelliflerden Abbas Katina ve ondan naklen Musa Horen de 197-216 yıllarında Borçalı Türklerinin Dağıstan’da oturduklarını daha sonra aşağılara indiklerini bildirir.Karapapaklarzamanla bugünkü İran coğrafyasının içlerine yayılırlar. Hatta Zagros yaylalarında yaşayan Kaşkaylar arasında bulunan ve bir kısmı Moğollarla birlikte Doğu Avrupa seferine giden Külah-ı siyahadlı tayfa ile Güney Azerbaycan’ın Meşkin çevresindeki Gön Papaklarve Fars eyaletinde Baharlu Türkleri arasında yaşayan Külah-ı pustî‛lerin de Borçoğlu/Karapapak Türkleri olduğu ileri sürülmektedir.Diğer yandan Karakalpakistan’daki Peçenek boyundan Karakalpaklarile Kıpçakboyundan KarapapaklarReşid Rahmeti Arat’ın ifadesiyle iki kardeş urukturlar.
Karapapaklar konusunda önemli araştırmalar yapan Kırzıoğluşu tespitleri yapar:Yukarı Kür boylarındaki Karapapak adlı çoğu Sünnî-Hanefî azı Mürüt (Mürid yarı Şaman Müslüman) ve Şiîmezhebinde olan Türklerbaşlıca: Borçalı ve Kazak/Kazakh adlı iki kola ayrılırlar ve Kıpçak/Kuman-Khazar uruğundan sayılırlar.
Ekinciliğe ve yerleşik yaşayışa yeni yeni alışan bu çok yiğit atlı göçebe ulus’unII. yüzyıl sonlarında Kafkasların kuzeyinden Borçalı-Kazak çayları bölgesine gelip yerleşmeleri ve adlarını busulara vermeleri1064’te Selçuklu Alp-Arslan’ın huzurunda toptan İslâm dinine girmeleri; yaylakçı-kışlakçı yaşayışları, Türkistan’daki Karakalpak-Kazak ağzı ile konuşmaları ve pek zengin halkiyatı son derece mühimdir.
Kür Nehri’nin güneyinde Gence ile Ahılkelek (Cava{/Cava{ét) arasında bulunan bu ikiz boydan Kazaklar Kazak Çayı boyunda Borçalılar ise Borçalı Çayı boylarında yerleşirler ve buralara adlarını verirler. Kazaklar Gence merkezli Şeddadoğulları (951-1088) çağında ve Selçuklu akınları sırasında Müslüman olurlar. 1048 yılında Pasin (Kaputru/Hasankale) Savaşı’nda Ortodoks-Hıristiyan Bizans ve müttefiki Apkaz-Kartel ordularına karşı Müslüman Selçuklu ordusuyla birlikte savaşırlar. Borçalılar ise merkezi Loru olan Hıristiyan (Gregoryen) Taşır Bagratlıları’nın ülkesinde oldukları için Sultan Alp Arslan’ın gelişine kadar Hıristiyan kalırlar. 1064 yılında Sultan Alp Arslan buraları fethedince Borçalılar toplu hâlde Sultan Alp Arslan’ın huzuruna gelerek Müslüman olurlar.
Bazı tarihçiler11, 12 ve 13. yüzyıllarda da Kafkasya’ya Kıpçak göçlerinin olduğunu bunların bir kısmının Müslüman olup Azerbaycan’da kaldıklarını, bir kısmının ise Hıristiyanlığı kabul edip Gürcistan’a gittiklerini ve onların arasında eriyip Gürcüleştiklerini bildirmektedir. Yüzyılın başlarında Kuzey Kafkasya’dan paralı asker olarak Mısır’a giden ve askerî yetenekleri ile kısa sürede Mısır’da ‚Devlet-ülEtrak (Türklerin Devleti)‛nidiğer adıyla Türk Memlûkler Devleti’ni kuranlar da Kıpçak Türkleridir. Memlûklerin en büyük hükümdarı olan ve Haçlı savaşlarında gösterdiği kahramanlığı dolayısıyla bir destan kahramanı ve Türk dünyasının en önemli kahramanlarından biri sayılan Sultan Birinci Baybars (1260-1270) Kıpçakların Borçalı tayfasındandır. Oğlu Nasreddin Berke’den (1270-1279) sonra hükümdar olan Seyfeddin Kalavun (1279-1290) da aynı boydandır.
Görülüyor ki, Karapapaklar tarih boyunca hem Oğuz hem de Kıpçak Türkleri ile siyasî, sosyal ve kültürel yönden etkileşim içinde olmuşlardır. Bugün her dört ülkede meskûn bulunan Karapapaklar, Kıpçakların ve Oğuz/Türkmenlerin bütün haslet ve hususiyetlerini taşımaktadırlar.
Kaynakça : Prof. Dr. Ali Kafkasyalı – Karapapak Türkleri Makalesinden Alınmıştır.